SIK SORULAN SORULAR

Psikoterapi nedir?

Psikoterapi, gerekli eğitimleri almış bir terapist eşliğinde duygularınızı, düşüncelerinizi, kendiniz ve diğerleriyle ilişki kurmanızın önündeki engelleri, yargılarınızı, kalıplarınızı, döngülerinizi, kör alanlarınızı, travmalarınızı,  dönüştürme iyileştirme sürecidir. Başka bir deyişle, doğanızda hâlihazırda sahip olduğunuz iyileşmiş halinizi belli teknikler eşliğinde tekrar hatırlamaktır. Psikoterapinin en derin amaçlarından biri, farklı yöntemlerden danışana en uygun olanı birlikte bulup, kişinin kendine duyduğu özlemle geldiği noktada onun iyileşme sürecinde elinden tutmak eşlik etmektir.

Psikoterapi yaşadığınız zorluklar ya da sıkıntılarla ilgili çözüm yolları ve enstrümanlar sunar. Biricikliğinizi hatırladığınız kendi yolunuza gittiğiniz bir alana geçişinize eşlik eder.

Sağlıklı insan kimdir?

Dünya Sağlık Örgütü anayasasında sağlık şöyle tanımlanmıştır: "Sağlık sadece hastalık ve sakatlığın olmayışı değil, bedence, ruhça ve sosyal yönden tam iyilik halidir." Bu tanımı biraz eksik hissettiğimden özellikle önem verdiğim kapsayıcı bakış açısını eklemek isterim; İnsanın varoluşunu anlamlandırıp, kapasitesini, en iyi versiyonunu yasma halidir. Kabaca beden-zihin- ruh üçlüsünün dengede olma hali.

Terapiye gitmek için hastalanmayı mı beklemeliyiz?
Yaşadığımız sistem genel olarak insanın ruhsal sistemini fazlasıyla etkiliyor; Stres, koşuşturma, hırs, korku, kaygı, özlediğimiz yasam ve olduğumuz yer ve saymadığım birçok etken. İnsanın doğasından koptuğu, kendine yabancılaştığı bir sistemde yaşarken, ruhsal anlamda  sağlıklı olması  zor görünüyor. Tüm rahatsızlıklar bize bir sinyal verir“ burada bir şeyler yolunda gitmiyor bana bak“ sinyali!

Yaşadığımız organik rahatsızlıkların dahi çoğu ruhun bedene yansımış çığlıklarıdır. O halde arabamıza dahi bozulmasını beklemeden düzenli bakım yaptırıp, neden ruhumuzun bakımı için hastalanmayı bekliyoruz? İnsanlar genelde terapiye bir şeyler yolunda gitmemeye başladığında yani artık tek başıma kendime yardım edemiyorum dediği noktada gelir. Oysa uzun bir sürecin birikimiyle ortaya çıkan rahatsızlıklar bir sonuçtur. Asil olan sebepte iyileşmektir. Bu anlamda hastalanmak aşamasına gelmeden de terapiye gidilmesi birçok hastalığı önleyecektir. Nasıl ki tüm doktorlara düzenli kontrole gidiyoruz ruhumuzun doktoruna da düzenli gitme alışkanlığının oluşmasını diliyorum

Terapistimi nasıl seçerim?

Terapide danışan terapist ilişkisi belirleyicidir. Bu bağlamada hem danışan, hem terapist seçme özgürlüğüne sahiptir. Bir terapist ne kadar bilgili olursa olsun, ne kadar başkaları tarafından beğenilsin sizin ölçünüz, içinizden ilk geçen duygu olmalı. “ Evet, benim iyileşmemde bu kişi bana eşlik edebilir “ diyebilmelisiniz. Özellikle ilk görüşme buna hizmet eder. Her iki taraf içinde kimyanın uyması önemlidir. Ayni şekilde terapist te danışanını seçebilir.

Ana dili türce olan hatta almancaya hakim olup duygu dilim türkce diyenler icin, türkce psikolojik danismanlik ve türce dilde psikoterapi hizmeti almanin önemini belirtmek isterim. Türk psikologlar ve türkce psikoterapi diye ararsaniz en yakininizdaki bir uzmana ulasabilrsiniz

İyi terapist kimdir? Şifa vermek kavramına neden karşıyım?

Terapistin işi varlığıyla bilgisiyle ve deneyimiyle şefkatli bir şekilde eşlik etmektir. Kişinin kendi sözcükleriyle kendini dinlemesine şahitlik etmektir. Nihayetinde danışan asıl işi kendi yapar. Bize düşen, kişinin kendi özüyle buluşmaya eşlik etmektir. Seansa gelen kişi zaten bir şeyler yolunda gitmiyor ve ben iyileşmek istiyorum bilinciyle gelir ki bu hal zaten iyileşmenin en önemli aşamasın geldiğini, ilk ve en önemli adımı attığını gösterir. Terapi odasının efendisi danışandır ve iyileşmeyi sağlayacak olan da kişinin kendisidir terapistin işi gölge etmeden kişiye uygun tekniklerle rehberlik etmektir.

Bu bağlamda değerli psikiyatrist  Agah Aydın çok güzel özetlemiş: ‘’Terapistin işi, gelen kişinin kendi gerçeğine, hikayesine yolculuk etmesine gölge etmemektir. Hem tüm varlığınla orada olacaksın hem gölge etmeyeceksin.“ Terapistin elinde sihirli bir değnek yoktur terapistin işi yara sarmak ta değildir. Yerine göre yarayı açmaktır. Yıllardır biriktirilmiş acılar, travmalar, ertelenmiş mevzular bir anda kaybolmayacak fakat gelen gönüllü şekilde orada durabilirse iyileşme en güzel haliyle gelecek. Bu bağlamda Şaman Tıbbın’ı öğrendiğim ustam Dona Felis in “Pisliğin üstüne çiçek dikemezsin“ sözünü anmadan geçemeyeceğim. Bu vesileyle sıkça kullanılan, haddimizi aşan, şifa vermek“ söylemine karsı olduğumu belirtmeliyim. Şifayı kimse kimseye veremez o kişinin kendi içinden gelir! İyi terapist aynı zamanda ben bilmiyorum bilinciyle sürekli kendini geliştiren, yenileyen ve paralel olarak kendisi de sürekli iyileşen kişidir.  İyileşmenin sonu yoktur ve ancak kanalları, aynası temiz olan bir psikotrapist nötr yerden seans verebilir

Terapi süreci nasıl isler. Bir terapi seansı ne kadar sürer?

Bir psikoterapi seansı genellikle 60 ila 90 dakika sürer. Ne seans yapılacağını genel anlamda danışan ve terapist ihtiyaca ve şartlara göre danışan ve terapist birlikte karar verir. Özellikle başlangıçta haftada bir veya iki haftada bir düzenli bir ritim önemlidir. Şamanik seanslarda süreç  daha farklı işler. Basit konular çoğunlukla tek seansla ve akabinde 21 günlük ödev süreciyle çözülebilir. Ayni şekilde burada da süreç kişiye ve  mevzuya göre değişir. Normal sartlarda 45- 50  dakika sürer

Ücretlendirme nasıl olacak?
İlk görüşme
30 dakika ücretsiz
Psikoterapi
60 dakika        85 €
Çift Terapisi
75 dakika        130 €
Şamanik seans
Süre kişiye özgü değişken 150 €
Business Coaching
60 dakika  160 €

Sağlık kasası terapi ücretini karşılar mı?
Başlangıçta her danışan, ilgili sağlık sigortasının masrafları karşılayıp karşılamadığına bakılmaksızın ücreti kendisi üstlenir.  Heilpraktiker/Heiloraktikerin für Psychotherapi mesleği için yasal çerçevede tedavi masrafları henüz yasal sağlık sigortası şirketleri tarafından karşılanmamakta. Buna karşın özel sigorta şirketleri veya ek sigortalar, psikoterapi bağlamında alternatif pratisyen  hekimler/psikoterapistler  tarafından sağlanan hizmetleri tamamen veya kısmen geri öder. Ancak, çok sayıda sigorta şirketinin faydaları çok farklıdır. Sigorta şirketinizden hangi yardımların geri ödenebilir olduğunu sormaya değer.

Kendi kendini ödeyen biri olarak avantajınız: Formaliteler konu dışıdır. Hayat, mesleki engellilik, ek sağlık sigortası yaptırırken veya hatta devlet hizmetine başvurmayı düşünseniz bile, genellikle önceki veya devam eden psikoterapötik konsültasyonlar hakkında sorular sorulur. Bazen psikoterapi kullanımı, ilgili sigortanın reddedilmesi için bir neden olabilir. Kendini ödeyen biri olarak bilgileriniz sağlık sigortası şirketine aktarılmaz.

Terapi ücretini vergiden düşebilir miyim?

Psikoterapi masrafları, vergi beyannamesinde özel bir masraf / olağanüstü bir ücret olarak talep edilebilir. Koçluk seanslarının ücreti, gelirle ilgili giderler olarak vergiden düşülebilir. Ayrıntılı bilgi için vergi danışmanınıza başvurmanız faydalı olacaktır.

Doktordan sevk belgesi almaya gerek var mı?

Hayır. Doktordan sevk almanız gerekmez. Yine de, aile doktorunuzun belirtilerinizden haberdar olması iyidir, böylece ayırıcı tanı için sorulacak birçok soru önceden cevaplanmış olur.

Gizlilik zorunluluğu nedir?

Danışan ve terapist arasındaki konuşmaların gizliliği kanun çerçevesinde düzenlenmiştir.
Psikoterapist olarak, kanun çerçevesinde belirlenmiş gizlilik sözleşmesine tabiyim (alternatif pratisyenler için 1. meslek kodu (BOH); Madde 3).